Nüfus sayılırken iki metot vardır bunlardan ilki direkt görüşme diğeri ise kendi kendine sayımdır. Sayılan nüfus iki şekilde sayılır şayet nüfus o an o bölgede olan kişi olarak hesaplanıyorsa buna de fakto diğer ise sayım anında nerede bulunursa bulunsun ikametgah adresine bağlı sayılıyorsa ise buna de jure denir.
İlk nüfus sayımı Kanada da yapılmıştır. Ancak periyodik olarak yapılan ilk nüfus sayımı İsveç ve Daminarkada yapılmaya başlanmıştır.
Demografik Geçiş olarakta bilinen bir geçiş dönemi vardır. 4 farklı grupta incelenir bunlar şu şekildedir;
- Yüksek Durağanlık Dönemi: Sanayi öncesindeki dönemdir. Bu dönemde yüksek doğurganlık vardır fakat tıp gelişmediği için yüksek ölüm oranları mevcuttur.
- İlk Yayılma Aşaması: Sanayinin gelişmesi ile sağlık ve gıda alanında gelişmeler yaşanmıştır. Yüksek doğurganlık varken sağlık alanı geliştiği için ölüm oranlarında da bir düşüş gözlemlenir.
- Geç Yayılma Aşaması: Doğum oranı azalmaya başlamıştır. Ölüm oranları da azalır bu dönemde nüfus miktarı artar ancak nüfus artış oranında bir azalma başlar.
- Düşük Durağanlık Aşaması: Sanayi ve sağlık artık çok gelişmiştir. İnsanlar sosyal yaşamları oldukça fazla olduğundan doğum oranlarında ciddi düşüş bulunur. Sağlık olanaklarında artış yaşandığından ölüm oranlarında da bir düşüş gözlemlenir.
Nüfus Artışları İle İlgili Görüş ve Teoriler
Platon
Platona göre nüfus ne çok ne de az olmalıdır. İdeal bir nüfus ülkenin gelişmesi için yeterlidir savunmuştur. Nüfusun artmamasını ise yasalar ve kanunları uygulamakta zorluk çekileceğini savunmuştur.
Merkaztalzm
Bu görüşe göre nüfus ne kadar artarsa üretici ve tüketici artacak ve dolayısı ile zenginliğe ulaşılacağını savunur. Nüfus zenginlik getirir demişlerdir kısaca.
Malthus
Bu görüşe göre nüfus aritmetik olarak artarken gıda bu şekilde artmayacağından kıtlık gerçekleşeceğini söylemiştir. Optimum nüfusa dikkat çekmiş ve nüfusun artış hızını düşürülmesi gerektiğini savunmuştur. Fakat sanayi devriminden sonra nüfus artış hızı azalmış üretim artmıştır ve bu görüş önemini yitirmiştir daha sonra 1950’den sorna artan nüfusla birlikte tekrar gündeme gelmiştir.
Yeni Malthuscular
Nüfus artışını yalnızca gıda sorunu getirmeyeceğini çevre sorunlarını da beraberinde getireceğini savunmuşturlar.
Marx
Bu görüşte ise nüfus bir güçtür anlayışı hakimdir. Refah seviyesinin düşük olmasının sebebi kapitalit ekonomidir. Gelirin eşit dağıtılmaması gibi sorunlar refahı düşüren etmendir.
Ester Boserup
Bu görüş Malthus görüşüne karşı çıkmıştır. Bu herife göre nüfus artışı ile gıda sorunu ortaya çıkmaz eğer nüfus artar ise gıda da artacaktır. Bugüne kadar herhangi bir bölgeden elde edilen tarım ürünleri daha fazla artacağından tarımsal gelişimi de artıracaktır. Yani nüfusun artışı tarımdan bağımsız bir değişken olduğunu savunmuştr.
Kapitalizm
Sanayi devriminden sonra iş gücü ihtiyacı azalmıştır. İşsizlik artığından yoksulluk da artmıştır. Bu görüşe göre yoksulluğun artması nüfusun artmasıyla ilgilidir.
Fizyokrasi
Bu görüşe göre nüfusun artması ekonomik dengeyi bozacağını düşünürler. Fakat nüfusun artmasına da karşı çıkmazlar bunlara göre ekonominin artması nüfusu artıracağını düşünürler.
Adam Smith
Nüfusu azaltmak yerine verimliliği artırmak gerekir diyerek maltusculara karşı çıkmıştır. Fizyokratlara da karşı çıkmıştır demiştir ki fizyokratlara göre toprağın verimini artırmak yerine insanın verimini artırmak gerekir demiştir.
Roma Kulübü Büyümenin Sınırı Modeli
30 bilim insanı dünyayı bekleyen kıtlık, çevre sorunları, kontrolsüz şehirleşme gibi sorunlara dikkat çekmiştir. Bu bağlamda 5 temel husus üzerinde durulmuştur bunlar şunlardır;
- Nüfus
- Tarımsal üretim
- Doğal kaynaklar
- Sanayi üretim
- Çevre bozulma ve kirlenmesi
1972 de Büyümenin Sınırları adında bir rapor yayınlandı. Bu raporda kötümser bakış açısı hakimdir ve bu raporda kaynaklar yeni keşfedilecek olanlar dahil değildir bu yüzden gelen tepkilerden dolayı ikinci bir bildirge yayınlandı bu raporda ise nüfus artışının durdurulması gerektiğini ya da organik büyüme ya da farklılaşmaya dayanan büyüme istendi.
Dünya Nüfusu Tarih Boyunca Nasıl Gelişti
Dünya nüfusu kabaca 3 sıçrama ile bugün ki halini almıştır. Bu 3 sıçrama şunlardır;
- Birinci sıçrama dönemi: Bu dönemde insanlar çeşitli aletler yapmasını öğrenmiş ve bu aletler ile yaptıklarıı işi daha kolay yapar hale gelmişlerdir. Bu da nüfusun az da olsa artmasına sebep olmuştur.
- İkinci sıçrama dönemi: Bu dönemde ise birçok hayvan evcilleştirilmiş ve tarım alanında birçok yenilik yapılmıştır Bu hem gıda ürünlerin çoğalmasına hem de hayat standartların iyileşmesine sebep olmuştur.
- Üçüncü sıçrama dönemi: Bu dönem sanayi devrimi ile başlamıştır. Bu dönemde üretim artmış sağlık alanında birçok yenilik geldiği için sıçrama diğerlerinden daha büyük olmuştur.
Nüfus Siyasetleri
Nüfus politikaları olarakta bilinen siyasetin başında Fransa gelmektedir. Fransanın çocuğa ihtiyacı var sloganı ile uygulamıştır. Günümüzde birçok ülke bu siyaseti uygulamaktadır. BM her 10 yılda bir nüfus ile ilgili toplantı yapmaktadır. Bunlardan ilki BÜKREŞ daha sonra MEXİCO CİTY ve 1994‘te KAHİRE de yapılmıştır. Kahire konferansı BM Nüfus ve Kalkınma Konferansı olarakta bilinmektedir.
Endonezya da yeniden yerleştirme ile kalabalık adalarındaki nüfusu seyrek adalara dağıtmıştır. Filipinler ise kati Katolik oldukları için Kahire konferansına katılmalarını istememiş demokratik bir ülke olmasına rağmen yetkililer baskılara boyun eğmiştir. Japonya da Irkı Koruma kanunu hazırlanmış nüfus azaltılmıştır. Çin Aile Planlama ödülü almıştır.
Irkların Mekansal Yapısı
Genler mekanlardaki insanların farklı olmasını sağlara kuzey Avrupa da mavi gözlü hakimdir. Kan farklılığı da yine genlerden kaynaklı bir değişimdir. Tüm insanların aynı noktadan yayıldığı teorisine Havva Teorisi denir.
Bazı Irklar
- Afrikalı: Koyu renk, kıvırcık saç, büyük vücut.
- Asyalı (Monggoloid): Çekik göz, kısa boy.
- Avrupalı (Kafkas): En fazla yayılmış ırktır.
- Hintli: Koyu renk.
- Amerikan Yerliler: Çekik gözler deri rengi orta.
- Avustralya: Aborijin olarakta bilinir.
- Papualı (Melanezyalı): Dünyanın en koyu renkli insanları.
- Mikronezyalılar: Papualı ile karışımdır. Koyu renkidir.
- Polinezyalılar: Hawai, Yeni Zelanda, Fuji arasında kalır. Mük fizikleri vardır. Uzun boylu, orta koyu renklidir.
Nüfus Yoğunlukları
- Aritmetik Nüfus Yoğunluğu: Toplam Nüfus/ Toplam Alan
- Fizyolojik Nüfus Yoğunluğu: Toplam Nüfus/ Tarım Alanı
- Tarımsal Nüfus: Tarımcı/Tarım Alanı
Yoğun nüfuslu alanları iki grupta incelenir. Bunlardan Birinci dereceden olan bölgeler şöyledir;
Birinci Dereceden Yoğun Alanlar
- Doğu Çin, Koreler, Japonya
- Hindistan, Pakistan, Bangladeş
- Atlas Okyanusundan Urallara kadar Avrupa
İkinci Dereceden Yoğun Alanlar
- Güneydoğu Asya
- ABD ve Kanada doğusu
Mesafenin Rolü
E.G Ravenstein kurucusu olduğu teoriye göre bir göç olayında eğer gidilecek ülke çok uzakta ise göç eden sayı o kadar azalacaktır savunmuştur. Gidilecek ülke arasında başka fırsatlar girerse insanlar o fırsatı değerlendirir. Bu duruma kademeli göç ismi verilir.
Prehistorik Göçler
İlk insanlar Afrika kıtasında yayıldığı teoridir. Buna göre Amerika kıtasına Bering Boğazı donmuş ve gitmşleridr. Endonezya Cava adasında zamanında donmasından nüfuslar bu bölgeye de gitmişlerdir. Kavimler Göçü de bunlar içinde alınabilir.
Büyük Göçler
Avrupa’dan Amerika’ya giden göç dünya tarihi boyunca en fazla kıtalar arası yapılmış göçtür. Bu göç esnasında Kızılderililer ölmüştür.
Köle Ticareti
Köleler ilk önce İspanyollar tarafından başlatılmıştır. Kölelerin nüyük çoğunluğu Brezilya’ya getirilmiştir. ABD bu oranda %5 kadardır. ABD’ye ilk köle Hollanda tarafından Jamestown’a getirilmiştir.
- Sığınmacı: Ülkesinden kaçan ve mülteci talebinde bulunup henüz karar çıkmayan kişilere denir.
- Göçmen: Ne sığınmacı ne de mülteci olan kimse.
- Mülteci: Irkı, dili, dini vs gibi nedenlerden dolayı ülkesi tarafından takibe alınmış kimsenin ülkesini terk etmesidir.
En çok mülteci alan ülkeler arasında Türkiye– Kolombiya– Pakistan– Uganda– Almanya bulunur. En çok mülteci veren ülke ise: Suriye– Venezuella– Afganistan– Güney Sudan
En fazla göçmen bulunduran ülkeler ise: ABD– Almanya– Suudi Arabistan– Rusya– İngiltere– BAE– Fransa. Göçmenlerin milliyetlerine göre en fazla göç eden milletler: Hindistan– Meksika– Rus– Çin– Suriye– Bangledaş– Pakistan.